13 Ağustos 2018 Pazartesi

TO WAKE UP WITH SMELL OF CİMUM BASİLİCUM.

TO WAKE UP WITH  SMELL OF CİMUM BASİLİCUM.
We had a guest last night.
"People have everything, but they are not happy," he said.
When I wake up this morning, I start with these words in my mind.
This morning I'm on a balcony watching  off Gemlik  Gulf.
I can hear the near-far  of a fisherman  boat.
I put some coffee water in the puddle.
I put the cımum basılıcum ( feslegen) whıch  I bought from the market last week.
I watched the gulf of sea.

I feel  the first light of the sun.
I fell of  the morning.
I remember the friends of my sweety  ın Greece.
I remember my friends in Turkiye.
I made a cup  off coffee.
I prepared  my computer  of a piece of information to write the dictation that was left in the evening.
I left my soul for life.
How do you feel happiness ....
my love ..
Efsun
08/14/2018

BIR SABAH FESLEGEN KOKUSUNA UYANMAK.
Dün akşam bir misafirimiz vardı.
"İnsanların her seyi var ama mutlu değiller" dedi.
Bu sabah uyandığımda, aklımda bu sözler ile başladım güne.
Gemlık Korfezıne bakan bır balkondayım bu sabah.
Sımdı uzaktan bır balıkcı motorunun yaklastıgını duyuyorum.
Ocağa  bır kahve suyu  koydum.
Balkondakı masama, gecen hafta pazardan aldığım feslegenımı koydum.
Körfezın durulugunu seyrettım.

Günesin ilk ısıklarını  hıssettım.
Sabahı hıssettım.
Yunanıstandakı dostlarımı hıssettım.
Turkıyedekı dostlarımı hıssettım.
Kahvemı hazırladım.
Akşamdan yarım kalan dılekcemı yazmak ıcın bılgısayarımı hazırladım.
Ruhumu hayatın duruluguna bıraktım.
Acaba mutluluk nedır....
Sevgılerımle..
Efsun
14.08.2018

21 Haziran 2018 Perşembe

BAŞLANGIÇ-DAN BROWN

Bir romanı roman yapan şey nedir?
Dan Brawn'u okuyayım mı...

"Nereden geldik..
Nereye gidiyoruz..."

Başlangıç'ta bu soruya yanıt bulduğu için öldürülen insanların hikayesi var.

Ama bence, giriş, gelişme  mükemmel.

Sonuç: SIFIR..

Öncelikle, olayların büyüsü için kullanılan adresler güzemli.

https://www.youtube.com/watch?time_continue=11&v=f7DL8iFjvHE

https://www.youtube.com/watch?v=AWQje34khog

OLAYLAR ARASINDA GEÇEN PEK ÇOK İSİM VE KURUM VAR. Aslında bunlar yazarın sorduğu soru ile bağlantılı  olarak  töhmet altında bırakılıyor. Örneğin, Palmarıan Kilisesi..

Benim gibi, internetin çok boyutlu olmasından yararlanarak, okuduğunuz konularda araştırma yapıyorsanız,  kitapta geçen tüm yerleri  toparlamış bu site işinize yarar.

http://www.turkish-media.com/forum/topic/459849-dan-brown-baslangic-kitabinda-bahsedilen-sanat-eserleri-ve-tum-yerler/?page=6


Başlangıçta verilen olayın gizemi, sonuç ile örtüşmüyor.

Güncel pek  çok konu kitaba serpişitirilmiş.

Eşcinsellik,
Monarşi,
Yaratılış,
Bilim..

Yazar, bilinmeyeni bulduğunu iddia ediyor ama bilimsel olarak zaten yıllardır bilineni tekrarlıyor..


https://nergizyektan.files.wordpress.com/2013/03/entropi.pdf


"..İşte bu, termal poroseslerin geriye döndürülemezlik (irreversibility, tersinmezlik) özelliği, ileride Entropi bahsinde de göreceğimiz gibi, Evren’in kaçınılmaz olarak bir “termal ölüm”e gidişini âmir olan en temel kanunu hükmündedir..."
II. BÖLÜM ENTROPİ
Klasik Fizik ve Entropi

12 Haziran 2018 Salı

Amerıka Yolcusu// A letter by Amerıco Vespuccı// Hıs fırst voyage

https://www.youtube.com/watch?v=2Sos2qigYD4


Onüç haziran ikibin onsekiz..

Sabah saatleri. Sıfır altı. sıfır altı. 

Biraz önce, üniversiteden ev arkadaşımı, 
Amerika'ya yolcu ettim. 

Kızını ziyarete gidiyor Mıamı'ye bir haftalığına.

Biraz sonra ben de kızıma kahvaltı hazırlamak için uyanacaktım. 

Kafamdan geçen yoğun düşüncelerden sonra kalktım ve bu satırları yazmaya karar verdim. 

" Elif ne kadar şanslı. Biraz sonra kıtalar arası bir yolculuğa çıkıyor ve bambaşka bir kıtaya ulaşacak.."

İşte  benim düşüncelerimi ayaklandıran bu cümle oldu.. 

Ne kadar ilginç.

Teknolojinin geldiği son nokta ve de iletişimin... 

Aklıma, Americo Vespuci geldi.  Uzuuunn gemi yolculukları... Bir kıtanın keşfi.. 


Oysa Elif, dört saat sonra masmavi bulutların arasından geçerek,  akşam üzeri Amerika'da  yudumlayacak sabah kahvesini. 

Onu bizim evin kapısından yolcularken, 

-Oya'ya selam söyle dedim..

Oya'da benim komşum idi geçen yıla kadar.. 

Yeni bir nefes almak istedi ve kendisini Miami sahillerinde dondurma satarken buldu.. 

Haftada bir görüntülü  görüşüyorum. 

Herzaman yemyeşil dalların arasından bana merhaba diyor.. 


Ben, henüz ayak basmadım Amerika'ya.. 

Şimdi bilgisayar eşliğinde minik bir Mıamı turu yapmak istiyorum. 

Gün, yavaş yavaş seslerle dolmaya başladı. 

Ben de sabah kahvemi yarıladım sayılır. 

Aklımdan düşünceler, 

Kalbimden dostlarım geçiyor. 

Şimdi bir uçak geçti yukarıdan. Sesini de duyuyorum uzaktan.. 

Belki Elif bu uçağın içindedir, kimbilir...

İyi yolculuklar tüm yolculara...

İyi sabahlar tüm tatlı dostlarıma... 

Sevgilerimle...

Efsun





28 Ocak 2018 Pazar

THE POST

https://www.washingtonpost.com/




THE POST...

Bugün erkenden yollara düştüm. 

Sabah 12.00 matinesine yetiştim. 

Kaç günlerdir bu filmi kaçırmamam gerek diye kendime söz veriyordum. 

Film muhteşem. 
Oyuncular muhteşem. 

Kurgu ve müzikler harika.. 


Merly  Streep, fiilen The Washington Post  Gazetesinin sahibidir. 

Gazetenin kurucusu olan babası, kendisinden sonra yönetimi damadına bırakmıştır.
Ancak damadın vakitsiz  ölümü üzerine, yönetim zorunlu olarak Merly Steep'e kalmıştır,
ki o güne kadar sadece çocuklarını büyüten, hiç çalışmamış bir kadındır. 

Vietnam  Savaşında, işler kötüye gitmektedir ve pek çok asker hayatını kaybetmiştir. 

Pentagon, yıllar önce hazırladığı bir rapor ile, savaşı kaybedeceklerini tespit ettirmiş ama buna rağmen kamuoyunu yanıltmaya devam etmiştir. 

İşte, bir gazeteci , Pentagon'un bu raporunu dışarı sızdırır. 

Newyork Times  raporu basmaya başlar ama mahkeme kararı ile basım durdurulur. 

Bu sefer belgeler  THE WASHİNGTON POST'a ulaşır. 

AMA BU BASIMIN ÇOK AĞIR SONUÇLARI OLACAKTIR. 

BASIM DÜŞMESİNE BASILACAK MIDIR ?
BASIM İPTAL Mİ EDİLECEKTİR? 

İşte Tom Hanks ve Merly Steep buna karar veriyorlar...

Rotatifler..
Mahkeme salonları..
Jüri  kararı... 

Harika  bir saat geçirmek isterseniz, mutlaka görmelisiniz..
Beyoğlunda sadece Atlas Sinemasında oynuyor.. 

Sevgilerimle..
Efsun 




Bütün taşlar gibi vekarlı,
hapiste söylenen bütün türküler gibi kederli,
bütün yük hayvanları gibi battal, ağır
ve aç çocukların dargın yüzlerine benziyen elleriniz.

.................

Ve beyaz sofrada bir kere bile yemek yemeden doyasıya,
göçüp gidersiniz bu her dalı yemiş dolu dünyadan.
insanlar, ah, benim insanlarım,
hele Asyadakiler, Afrikadakiler,
Yakın Doğu, orta Doğu, Pasifik adaları
ve benim memleketlilerim,
yani bütün insanların yüzde yetmişinden çoğu,
elleriniz gibi ihtiyar ve dalgınsınız,
elleriniz gibi meraklı, hayran ve gençsiniz.

....................
antenler yalan söylüyorsa,
yalan söylüyorsa rotatifler,
kitaplar yalan söylüyorsa,
beyaz perdede yalan söylüyorsa çıplak baldırları kızların,
dua yalan söylüyorsa,
ninni yalan söylüyorsa,
rüya yalan söylüyorsa,
meyhanede keman çalan yalan söylüyorsa,
yalan söylüyorsa umutsuz günlerin gecelerinde ayışığı,
söz yalan söylüyorsa,
ses yalan söylüyorsa,
ellerinizden geçinen
ve ellerinizden başka her şey
herkes yalan söylüyorsa,
elleriniz balçık gibi itaatli,
elleriniz karanlık gibi kör,
elleriniz çoban köpekleri gibi aptal olsun,
elleriniz isyan etmesin diyedir.
Ve zaten bu kadar az misafir kaldığımız
bu ölümlü, bu yaşanası dünyada
bu bezirgan saltanatı, bu zulüm bitmesin diyedir.

NAZIM HİKMET

LETTERS FROM ROMANIA


These lines,
I write with the inner peace and beauty of being a new living space in the world.

I returned from Bucharest on Friday morning.

For the first time in my life I have seen Bucharest and Romania.
I loved it a lot.
I really like.

I felt the comparison with the past as well as the current Romania.

Last Friday went and started to snow in Bucharest and the day I was there.
My friends who traveled to the Transylvania Region, the most beautiful region of Romania in the week.

Under magnificent snow, spectacular chats ..

I guess I'm a lucky person.

Many years ago, before the collapse of socialism, the Soviet Union
and I have witnessed the collapse of socialism now at the point of clogging.

At that time, it was really a socialist economy and people's living conditions were very difficult.
Really, the stores were empty and people were very poor.

But besides this, everything was abundant in Beriozka shops where only Soviet managers could shop.

After the end of the socialist system, I was shocked when I visited Varna in May 2015.
Life in Varna was frozen in 1990 and an incredible absence continued.

Here before my visit to Bucharest, I was most curious,
It was the life that occurred in Romania after the socialist system.

I LIKE  VERY MUCH  ROMANIA.

People are happy and enjoyable.
In the streets both old values ​​are preserved, especially the buildings which are dominated by Austria are very beautiful.

There is also a new kind of commercial activity specific to the entire capitalist system.

The most important problem in Romania is that people go to Europe to work, and therefore no people will be able to work in Romania.

Although Romania is a member of the European Union, it still uses its own currency Ley
and a Ley is equal to a Turkish Lira.
It's the same at the prices.

However, meat and meat products are very cheap.

Romania has raised wages last year to bring its people back to Europe.
A worker costs an average of 3,000 leys to an employer.
Approximately 1,700 leys in the hands of the worker.

However, a Romanian who went to England'ye lettuce collection earned 2000 Leys a week
He spent six months in Europe and six months in rumination.

Romanians are very clean and tidy.

The women are very stylish and very well-kept.

There were many florists in the grocery store in Romania.
There are also many Turkish films.
In addition, Kanal D television is there as an independent channel.
Overall he treated too hot to go to Turkey and Turkey.

Many Turkish companies in Romania have begun construction.
The outskirts of the city are equipped with very luxurious houses.

So our construction sector has gotten there too.

But I still had a pleasant vacation in Romania, thanks to my lovely friends there.

As a result, I think a country that is worthy to see ROMANIA GOING ..

Sincerely.
Best regards.
Efsun

DÜNYADA YENİ BİR NOKTA YENİ BİR YAŞAM ( ROMANYA MEKTUBU)


Bu satırları, 
Dünyada yeni bir yaşam alanı tanımış olmanın verdiği iç huzuru ve güzelliği ile yazıyorum. 

Cuma sabahı Bükreş'ten döndüm.

Hayatımda Bükreş'i ve Romanya'yı ilk defa gördüm.  
Çok sevdim.
Çok begendim. 

Hem geçmiş ile kıyaslama hem de güncel Romanya'yı hissettim. 

Geçen cuma uctum Bükreş'e ve vardığım gün kar yağmaya başladı. 
Haftasonu Romanya'nın en güzel bölgesi olan Transilvanya Bölgesini gezdirdi güzel dostlarım. 

Muhteşem karlar altında, muhteşem şatolar..

Ben, şanslı bir insanım sanırım. 

Yıllar önce, henüz sosyalizm yıkılmadan Sovyetler Birliğini görmüş 
ve sosyalizmin artık tıkanma noktasında yıkılışına tanık olmuş bir insanım. 

O dönemde, gerçekten sosyalist ekonomi ve halkın yaşam koşulları çok zorlu idi. 
Gerçekten, mağazalar bomboş ve insanlar çok yoksul idi. 

Ama bunun yanında, sadece  sovyet yöneticilerinin  alışveriş yapabildiği Berıozka dükkanlarında, herşey bol  idi. 

Sosyalist sistemin sonlanmasından sonra, 2015 bir mayısında Varna'yı  ziyaret ettiğimde, şok olmuştum. 
Varna'da hayat 1990 yılında donmuş ve inanılmaz bir  yokluk devam ediyordu. 

İşte benim Bükreş ziyareti öncesinde, en çok merak ettiğim,
sosyalist sistemden sonra Romanya'da oluşan yaşam idi. 

ÇOK BEĞENDİM ROMANYA'YI. 

İnsanlar mutlu ve  keyifli. 
Sokaklarda hem eski değerler korunmuş, özellikle Avusturya egemenliğinden kalan binalar çok güzel.

Hem de tam kapitalist sisteme özgü  yeni bir ticaret canlılığı oluşmuş. 

Romanya'da en önemli sorun, insanların çalışmak için Avrupa'ya gitmeleri ve bu nedenle Romanya'da çalışacak insan bulunamaması. 

Romanya Avrupa Birliği üyesi olmasına karşın, hala kendi para birimleri Ley kullanılıyor 
ve bir Ley   bir  Türk Lİrasına eşit. 
Fiyatlarda aynı sayılır. 

Ancak, et ve et ürünleri çok ucuz. 

Romanya,Avrupa'ya giden insanlarını geri getirebilmek için geçen yıl   ücretleri yükseltmiş. 
Bir işçi ortala 3.000' Ley'e maloluyor bir işveren'e. 
İşçinin eline de yaklaşık 1700 Ley geçiyor.

Oysa, İngiltere2ye marul toplamaya giden bir Romanyalı haftada 2000 Ley kazanıyormuş ve 
altı ay Avrupa'da çalışıp altı ayını da dınlenerek geciriyormuş.

Romanyalılar  çok temiz ve düzenli. 

Kadınlar çok şık ve çok bakımlı. 

Romanyada bakkaldan çok  çiçekçi varmış.
Bir de pek çok Türk filmi var. 
Ayrıca Kanal D televizyonu orada  bağımsız bir kanal olarak varlık sürdürüyor. 
Genel olarak Türklere ve Türkiye'den gidenlere çok sıcak davranılıyormuş.

Romanya'da pek çok Türk şirketi inşaatlar yapmaya başlamış. 
Şehrin dış semtleri çok lüks evlerle donatılyor. 

Yani bizim inşaat sektörü oraya da el atmış durumda. 

Ama ben yine de keyifli bir Romanya tatili yaşadım, oradaki güzel dostlarım sayesinde.

Sonuç olarak, bence ROMANYA GİDİLİP GÖRÜLMEYE DEĞER BİR ÜLKE..

Sevgilerimle.
Saygılarımla.
Efsun

28.01.2018 
İstanbul