GÜNE BAŞLARKEN

Bu sabah güne başlarken,

Azra Erhat ile birlikte küçük bir İthaka Yolculuğu yaptım.

Bir süredir Homeros’un Odysseia kitabına giriş yapmaya çalışıyorum.

Odysseia ile İthaka Yolculuğundan önce Azra Erhat çok uzun bir giriş yapıyor.

Onu okumadan kitaba başlarsam eksik olur diye düşünüyorum

ve sabahlar onunla kısa bir yolculuk yapıyorum.

Üst geçitten geçerken,

Ruh ve Yürek’i görüyorum.

Maeve Binchy’nin yeni romanı..

Hemen onu da yolculuk yapacağım kitaplar arasına katıyorum.

Haliç Köprüsünün üzerinden geçerken,

Yine sisler içinde

Yine muhteşem güzellikte

Topkapı Sarayının kulelerini seyrediyorum.

Köprüde, oltalarını Haliçe sarkıtmış,

Başlarında yün bereleri ile

Oltalarına bir balığın takılmasını bekleyen

Balıkçıları görüyorum.

Oltalarını suya atarken,

Acaba kaç tanesi,

Başına kaldırıp Topkapının kulelerini seyretti

ve onun ne kadar güzel olduğunu düşündü diye

çok merak ediyorum.

Taksim Meydanında çiçekçilerin önünden geçiyorum.

Toroslarda,

Çobanların kaval çaldığı doruklarda yetişen

Yaban çiçeklerini görüyorum.

Sarı laleler, mor mekşeler, şebboylar…

Mavi güller, yeşil yapraklar, sardunyalar….

Sonra Taksim Anıtının önünde,

Güvercinlere yem verirken

Fotoğraf çektiren turistleri selamlıyorum.

Hangi dilde konuşurlar,

Hangi uzak diyarlardan buralara gelirler..

Çok merak ediyorum…

Sonra büroma gelip,

yine her zamanki gibi penceremin kanatlarını sonuna dek açıp

Boğazın mavi sularına günaydın diyorum…

Günaydın dünya

Günaydın harika yaşam

Günaydın güzel dostlarım….

:…….

25 şubat 2010

Perşembe- 09,40-

Gümüşsuyu.