28 Mayıs 2013 Salı

DAN BRAWN --AYA SOFYA VE YEREBATAN SARNICI



Bu sabah, Dan Brawn'ın  Cehennem isimli kitabını bitirdim...
Bir solukta okunan, çok sürükleyici bir kitap..
Dan Brawn'a hayranım.. 
Tüm eserler, sadece yirmi dört saatte geçiyor. 
İnsan, o kadar heyecanla okuyor ki, sanırsın okumayı bırakınca olaylar çok kötüye gidecek.. 

Cehennem, 
Dante'nin İlahi Komedya'sı temel alınarak oluşturulmuş. 
Önce İlahi Komedya'yı okumanın, Cehennem'i daha keyifli yapacağı görüşündeyim. 

Kitapta yine bir kovalamaca var. Yazarın daha önceki kitaplarında yeralan, simgebilimci Profesör Robert Langdon bu sefer, sonucu İstanbul'da Aya Sofya ve Yerebatan Sarnıcında çözümlenen bir serüvene karışıyor... 

Kitabı bitirdikten sonra, fotoğraf makinamı çantama atıp, hemen  Aya Sofya'ya koştum.. Kitapta yeralan köşeleri ve Henricus Dandalo'nun mezarını buldum.. Yanımda sanki Profesör Langdon varmış hissi ile dolaştım Aya Sofya'yı.. 

Oradan çıkıp, hemen karşıdaki Batık Saray-Yerebatan Sarnıcı'na koştum.. Aklıma, acaba hala havada virüsler dolaşıyormu sorusu takıldı.. Gülümseyerek indim ıslak merdivenleri... Sarnıcın nemli ve soğuk havası, kitaptaki esrarla birleşti.... 

Sarnıcın kapısından sokağa çıktığımda, derin bir nefes aldım.. Kitaptan çıkardığın ders şu oldu: Her bulduğun ücretsiz etkinliğe katılmamalıyım... 
İyi okumalar...
Efsun..
29.05.2013 İstanbul...

23 Mayıs 2013 Perşembe

DOLÇE VİTA...............

Hayat ne güzel....Dolçe Vita.....
.....
Dün akşam, Filipinli bir misafirim vardı....Kendisi İsviçre'de yaşıyor..
Bir haftalığına İstanbul'a tatile geldi...

Dolayısı ile ben de bir haftalık istanbul tatiline kavuşmuş oldum..
Ben de onunla birlikte bu güzel şehri yeniden dolaşıyorum...
Bu şehre yeniden hayran oluyorum..
Çarşamba gün birlikte Adalar'a gittik..
benim için Adalar demek Büyükada demek...

Trafiksiz ve yemyeşil ormanların içinde,
dantel gibi bembeyaz evlerin arasında
begonviller eşliğinde  sokaklarda dolaşmak ne mükemmel bir şey..

Adada, gün yavaş yavaş sona ererken,
biz,
martıları ve bulutları seyrederek,
kadehlerimizi hayata kaldırdık..

Dolçe Vitaa............................

Arkadaşım,
dolmayı çok sevdiğini söyleyince masaya  bir porsiyon dedikleri
ve içinde sadece dört adet sarmanın bulunduğu bir tabak geldi...
Ben de ona dedim ki,
yarın akşam ben sana dolma yapacağım...

Geçen hafta, Yunanistan'dan bir dostumuzun gönderdiği kırmızı şarap eşliğinde tamamladık yemeğimizi..
Kitaplardan, filimlerden, şarkılardan konuştuk..

Birbirimiz taa yıllar önce İsviçre'de bir düğünde tanımıştık
ve yıllardır hiç görüşmemiştik..
Oysa,
bu yıllar içinde
bir çok kitabı birlikte okumuş,
bir çok filimde birlikte  ağlamışız...

Hayat ne güzel...
Dostluklar ne güzel...
İnsanın bu kadar  güzel dostlar olması ne büyük şans...

Herkese keyifli bir hafta sonu diliyorum..
Bu akşam buluşacağınız dostlar sofrasında,
kadehlerinizi DOLÇE VİTA..... diyerek kaldırmanızı diliyorum.
Sevgiyle...
Efsun..




10 Mayıs 2013 Cuma

Fılıas....


http://www.youtube.com/watch?v=CIEwwaaF9N8


.This morning, I am listening the sufferer  songs ..
I'm trying to distract myself by looking at the clouds ..
A pain in my heart,
Tears in my eyes,
A lack of a space, as usual, been in ...

Do you have friends that you want to go along with,
While  she  were at the airport, passing through the  doors,
next to him, whıch want to go....together... 

I wish I could go to,

She always remain here,
I always feel like I warm breath on my neck,
Gently enfold, friends say, just listen to the voice of your heart ....

I have one .a wonderfull frıend family.

Yesterday, I had them again a great sadness passengers ..
Last passport control when they arrived,
I say  all of them goodbye ..

Tears of blood in my heart,
good-bye, I told them a good trip ..

".. Kalo taksıdı..."

Efharisto my lovely sister ...
Efharisto my lovely brother ...

We wıll meet as soon as....

Many many kısses.....

Efsun...

DOSTLARIMA....

http://www.youtube.com/watch?v=CIEwwaaF9N8


Bu sabah yine dertli şarkılar dinliyorum..
Kendimi avutmaya çalışıyorum bulutlara bakarak..
Yüreğimde bir sızı,
Gözlerimde yaşlar,
Bir eksiklik, bir boşluk içindeyim her zamanki gibi...

Sizin, 
O,
havaalanında, gişelerden geçerken, 
onun yanında, birlikte gitmek istediğiniz dostlarınız var mı bilmiyorum.. 

Keşke hiç gitmese,hep burada kalsa,
Soluğunu sımsıcak hep boynumda hissetsem, 
Usulca sarmalayıp,yüreğinin sesini dinlesem dediğiniz dostlarınız....

Benim var.. 

Dün, onları yolcu ettim yine büyük bir hüzünle.. 
Son pasaport kontrolüne geldiklerinde,
zorunlu  olarak vedalaştım hepsiyle.. 

Yüreğim kan ağlayarak, 
güle güle, iyi yolculuklar dedim  onlara..

"..Kalo taksidi..."

Efharisto my lovely sister...
Efharisto my lovely brother...