30 Eylül 2009 Çarşamba

bosphorus and kulelı on sunday




blue world



Bu sabah,

Dünya bir astronot olarak kalp açın.

Kimin penceresinden görünür

alan geniş bozkırlarından gelen kesilir

Bir ışık demeti olduğunu düşünün.

Jollify kalbinizin derin bir nefes güvenli.

Sonra, daha az seyahat olacak

martı sen .. takip yapamazsınız


Çocuklar sinek düzeltmeleri kalır

Bunların, parlak renkler Fly

Sadece gözlerinizi hareket edecek ..

Noktasına, parmaklarınızı uzatın

.. mavi gezegeni Satürn'ün bir uydusu olmak

Belki çocuklar orada bulacaksınız ..

Onlara,

dünya bizim çocuklarımız düzeltmeleri uçuşlar

söyleyecektir ...


Ne zaman sonsuz evrenin yolu, yürüyüş
Aklını dünya sizi de arkadaş kalır


Siz, geri dönüyor
getirecektir
Arkadaşınızın özlem bir çimdik

Uranüs'ün mavi bir tutam

Bir tur seviyorum .... getir

mavi dünya











Bu sabah,
Dünyaya bir astronot olarak yüreğinizi açın.

Pencerenizden görünenlerin,

uzayın uçsuz bucaksız bozkırlarından koparılmış bir

ışık demeti olduğunu düşünün.



Yüreğinizi derin bir solukla şenlendirin.

Az sonra çıkacağınız yolculukta,

Martilar sizi takip edemeyecekler ..

Çocukların uçurtmaları aşağılarda kalacak

Uçurtmaların Isiltili renkleri

Sadece gözbebeklerinizde dolaşacaklar ..


Parmağınızı uzatacağınız nokta,
Satürn gezegeninin mavi bir uydusu olacak ..
Belki orada da çocuklar bulacaksınız ..

Onlara,

bizim dünyamızdaki çocukların uçurtmalarını

anlatacaksınız ...


Evrenin sonsuz yollarında dolaşırken,
aklınız bizim dünyamızdaki dostlarınızda kalacak ...

Geri dönerken

dostlarınıza

bir tutam özlem

Bir Tutam uranus Mavisi

bir kucak da sevgi getirin ....

26 Eylül 2009 Cumartesi

le dereglement du monde- Maalouf

Iyi günler.

Ben kitabı yeni yayınlanan Maalouf'un bitmiş Dün akşam Amin.
Şimdi aklıma ilk kelimeleri düşmüş:

"Cehenneme giden yol iyi niyet taşı" ile kaplıdır

Maalouf, dünyada çok başarılı bir çok koyarak bireysel ikilemler. Ne zaman okumak, diyorsun; evet, yazar gibi düşünüyorum. Evrensel ilkeleri ve özellikle insan oluşturma arasında olan hiçbir tolerans ilkesine söylemeyeceğiz biri olmalıdır.

Çevre Sorunları, problemleri göçmenlerin günlük Yaşamda, kitaptaki düşüncelerin dışında çivi için dünyanın tüm alanlarına kadar yüz.

Nasıl ve yazar kendisi ile çatışma içinde kim olduğunu bu çivi çivi çözmek için.
Kitap, bir yerde dediginiz görüşlerini ulaşacak bir hata olmalı ilerler.

Örneğin, 134 sayfa, "... Irak ordusunun ABD ordusundan yenmek için kısa bir süre içinde. Ama Sayfasında" kazanilan askeri zafer ... Amerikalılar önce, ortaya çıktı birden sonuçları önceden tahmin edilemez, siyasi ve ahlaki yenilgi herhangi bir sürpriz var. Gibi bu sürekli masaya yatırılır ekşilik şeffaflık kültürünün yaygın olmayan bir es, ...." karşılaşan dünyanın bu daha fazla Rest
Ne zaman, Irak savaşının ilk günlerinde cümleyi okuyup dünya şeffaflık geri Kalani için bir örnek bir ülke bile "" nitelemesi haberleri sansür değildi sen titreme yapar değil.
140 yazar tekrar Sayfasında, "... çünkü benim saf, yoksa Partiler, gruplar, Klan hala sizden uzağa muaftır. Gözlerimi şey benim zihin özgürlüğüne değerlidir ..." Sonra; 49. sayfa "üzerine ... Powers bitmişti gençler, bir" saç dilinde tekrarlanır olmalıdır balık gibi suda devrimci "ve bitkin. camileri tekrar gibi hissetti kendini yana başlayacak. İnsanlar, ona Burada oluşturulan, neyin tam zındık satmaya bir benzeri şimdi görünmüyor belirsiz Mülkiyet idiği bilemeyiz . Şimdi herkesin anlayabileceği bir dilde konuşuyor. genç yerinden aynı kitabın ayet, yaşlı herkes bilir.

Aynı zamanda hareket olarak bir doktrin ait olan ne .. daha güçlü olabilir At
Kimse ona ihtiyaç kabul istiyordu. Creator bu hakkın ezelden ve Sonsuza Kadar lutfuyla kişi Felç vardır ... "......................
..................................
Çivi ötesinde bir sonucu olarak,
Dünyada Çivi aslında sorumlu olmalıdır, uzanmak

Diyorum,
ben.

Yours

saygı.

Efsun

http://www.tv5.org/TV5Site/litterature/critique-1296-amin-maalouf_le-dereglement-du-monde.htm

http://adonis49.wordpress.com/2009/05/28/how-confident-are-you-in-the-future/

http://en.wordpress.com/tag/le-dereglement-du-monde/

25 Eylül 2009 Cuma

le dereglement du monde/Çivisi Çıkmış Dünya

Günaydın.

Dün akşam Amin Maalouf'un yeni yayınlanan kitabını bitirdim.
Şu anda aklıma ilk düşen sözcük:

"Cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir"

Maalouf, dünyanın içinde bulunduğu açmazları tek tek ortaya koyarken çok başarılı.Okuduğunuz bir çok tümce için, evet ben de yazar gibi düşünüyorum diyorsunuz. Özellikle evrensel ilkeler ve insanlar arasında yaratılması gereken hoşgörü ilkelerine hayır diyen kimse olmaz.
Çevre sorunlarından, göçmenlerin günlük Yaşamda karşılaştığı sorunlara dek,dünyanın çivisinin çıktığı her alana yönelik düşünceleri var kitapta.
Çıkan bu çivilerin nasıl çözümleneceği ve bu çivileri kimlerin çıkardığı konusunda ise yazar kendisi ile çelişmektedir.

Kitapta ilerledikçe, bir yerde bir yanlışlık olmalı dediginiz görüşlerine ulaşıyorsunuz.

Örneğin; 134. , Kısa süre içinde Irak ordusunu bozguna uğrattılar.Ama askeri alanda kazandıkları bu zafer sayfada "... Amerikalılar herhangi bir sürpriz yaşamadan, birdenbire sonuçları önceden kestirilemeyecek siyasi ve manevi bozguna dönüştü. Dünyanın geri kalanında bir eşine daha rastlanmayan bir şeffaflık Kültürüne sahip olduklarından yaşanan bu tersliği sürekli masaya yatırdırlar ...."

tümcesini okuduğunuzda, Irak savaşının ilk günlerinde haberlerin bile sansürlü verildiği bir ülke için "dünyanın geri kalanında eşine rastlanmayan bir şeffaflık" nitelemesi sizi ürpertiyor.
Yine yazar 140. sayfada, "... Zira safım yok benim, partilerden, gruplardan, klanlardan hala uzak duruyorum. Benim gözümde aklın özgürlüğünden daha değerli bir şey yok ..." Derken;

49. sayfada; "... Güçleri tükenen Gençlere, bir devrimcinin" sudaki balık gibi olması gerektiğini "yinelemekten dilinde tüy bitmişti. camiye gitmeye başladığından beri, kendini da böyle hissediyor yeniden. İnsanlar ona, nerede üretildiğini kimsenin bilemeyeceği, ne idiği belirsiz malını satmaya çalışan tam bir zındık gibi bakmıyor artık. Bundan böyle herkesin anladığı bir dilde konuşuyor. Aynı kitaptan alınma ayetleri çevresindeki gençler, yaşlılar herkes biliyor.

Aynı zamanda bir aidiyet gibi hareket eden bir öğretiden daha güçlü ne olabilir ki ..

Onu benimseyebilmek için bir isteme ihtiyaç yok. Yaradanın lutfuyla Doğuştan bu hakka sahip insan, ezelden beri ve sonsuza dek ... "......................
..................................

Sonuç olarak çıkan çivilerden öte,

çivileri asıl çıkartanların sorumlu tutulacağı bir dünyaya ulaşmalıyız,
diyorum,

ben.

Sevgilerimle

saygılarıma.

Efsun

http://www.ykykultur.com.tr/kitap/?id=2042

http://translate.google.com.tr/translate?hl=tr&sl=fr&u=http://www.evene.fr/livres/livre/amin-maalouf-le-dereglement-du-monde- 39214.php & ei =- ae9StS8I4SB_QbYgfGAAQ & sa = X & oi = translate & resnum = 7 & ct = result & prev = / search% 3Fq% 3Dle% 2Bdereglement% 2Bdu% 2Bmonde% 26hl% 3Dtr% 26lr% 3D% 26rlz% 3D1W1ACAW_trTR343TR343
http://www.tv5.org/TV5Site/litterature/critique-1296-amin-maalouf_le-dereglement-du-monde.htm

http://adonis49.wordpress.com/2009/05/28/how-confident-are-you-in-the-future/
http://en.wordpress.com/tag/le-dereglement-du-monde/

22 Eylül 2009 Salı

Akropolun Yamaclari

http://www.theacropolismuseum.gr/
http://www.theacropolismuseum.gr/default.php?pname=Live_broadcasting&la=1

Bu sabah haberleri okurken

Atinada Akropolun yamaclarinda yeni acilan bir muze haberi gordum.


Aklim ve yuregim birden Akropolun yamaclarina ve

oradaki guzel dostlarimi uzandi.

Tum dostlarimin
birgun mutlaka bu muzeyi gormesini
ve yamaclarinda

guzel dostlar edinmelerini

isterim.
Tum dostlarimin,
gunes dogarken

ellerini uzatip bulutlarin maviligine dokunmalarini,

kanat cirparak gecen kuslarla

uzaklardaki dostlarina

selam gondermelerini,

yeni acmis bir yediveren gulunun yapraklarinda

gecmis ve gelecek

tum guzel zamanlari hissetmelerini

yeni baslayan bu guzel gunde

yureklerindeki martilarin
okyanuslarin enginliginde
sevgi ve dostluk yasamalarini
dilerim..

En guzel gunler sizlerin olsun..

sevgiyle
dostlukla
http://gnctrkcll.turkcell.com.tr/muzik/sarki/kanis-edo-den-tragouda-35311#sarki/sinefiasmeni-kiriaki-82805

efsuni


















































19 Eylül 2009 Cumartesi

huzun








http://www.dinlesene.info/mp3dinle-455-Tanju-Okan-Oyle-Sarhos-Olsam-Ki-Bir-An-Seni-Unutsam.html


Tanju Okani severim
Ama cok huzunlu soyluyor....
Dayanamiyorum...

 
Bugun huzunlu saatler gecirdim.



Aksamustu annemi aradim,

koyde ninemin ve dedemin evindeymis.
Bombos bir ev

kimseler yok

eski bir koy evi..

Birkac yil once ninemi kaybettik.

dedem ise o kadar yasli ki,

kendi oglunu bile komsularin oglu saniyor.


Eskiden her bayram,tum cocuklari, torunlari
onlari sevenler sayanlarla dolar tasardi...



Iste tam o anda annemin aglayan sesini duydum..


Sonra Beyoglundaki Istanbul Bineali kapsaminda

bir resim sergisine gittim.



Ressam uzun yillar Yerivan'da yasamis
ve oradaki
karanlik ve huzunlu sokaklari cizmis...

Sergi salonu da,

Ataturk'un bir zamanlar balolar verdigi
ama simdi neredeyse terkedilmis
eski Tokatliyan Oteli...


Hepsi bir araya geldi ve ben cok huzunlendim...



Yarin bayram ama benim icin huzunlu bir bayram olacak.
Efsun








18 Eylül 2009 Cuma

Eylül başında bir boğaz gezintisi / a bosphorus travel on september


Bayram icin









Şimdilerde,daha güneş doğmadan uyanıyorum.

Saatin sesini duyduğumda

henüz kızıl bir renkte dolanıyor

İstanbul tepelerindeki bulutlar.



Sonra penceremi açıyorum

ve camdan dışarı uzanıp

kocaman bir nefes alıyorum.




Kollarımı pencerenin pervazına dayayıp

güneşin ilk ışıklarını görmek için

bekliyorum..



Beklerken,

önümden martılar kanat çırparak geçiyorlar,




Yeşilköy taraflarından

yukarı doğru süzülen

ilk sabah uçaklarını görüyorum birde.




Derken güneşin başını usul usul bulutların arasından

Beyazıt sırtlarına doğru uzatışını
seyrediyorum.



Sabah serinliği,

kuşların sesi

ve ışıl ışıl parlayan

güneşin ilk gülümsemesi.......



Tüm dostlarıma

güneşin doğuşu kadar keyifli

ve ışıltılı geçecek

bir bayram

diliyorum...



Sevgi ve saygılarımla.


Efsun.

13 Eylül 2009 Pazar

Now the first day of autumn

"....Now the first day of autumn. More winter there.
It is important to a good start in the autumn. Beceuse, life begins in the fall.
when children start school ... "
(Hamdi Koç-Afternoon of a former husband / last pages of the last line ...)




This morning I finished the last page of yet another book.
When I finished reading a book and I would definitely like to share my thoughts.
Especially in my life has created in terms of projections.


Hamdi Koç's second book that I read.
I read the first book "Angels to be Men"
I have quoted above, new books, the first book more.


We see around us all, but their inner world, or do not even know where unnecessary
very rich, very respected, very qualified a man who looks;
How poor, how graceless, how much is a simple inner world feels to the reader.


Especially "Angels to be Men" when reading the book I was fighting myself too, not to leave half.


But I was thinking, in a way I find the opportunity to learn about their world.
Of course, if the real ..
Because life and people, especially women approach it as bad as that ....


This is the second book more enjoyable.


When I finished this book, I will begin a new book, I would have chosen.
"James Joyce-Ulysses.
(Ulysses, Joyce's own narrative with favoritos understand Nora Barnacle'ı the day that passes in Dublin on June 16, 1904)


Ulysses, the first time in 1996 and translated into Turkish language, the book as a gift to me, then I've worked my manager was at work.
At that time, together with my manager, the legal affairs of the publishing house published a follow-up were.


Ulysses, a 841-page book. I started the book at that time but could not continue any scholarship.
Because I wanted to also read Ulysses'i in those days I read "Lawrence Durrell'in" Avignon Quintet "
my face was constantly out in the book.


As a result, I could not read the book.
In 2006, the Nevzat Erkmen translate the book "Dictionary of Ulysses" has prepared and published nude.
I also bought this dictionary of course immediately, placed next to the library Ulysses'in.


One day I will read anyway.


That morning, Hamdi Koç-"Afternoon of a former husband" finished his book when I decided to read it.


http://en.wikipedia.org/wiki/James_Joyce


http://de.wikipedia.org/wiki/James_Joyce


http://el.wikipedia.org/wiki/%CE%A4%CE%B6%CE%B1%CE%AF%CE%B7%CE%BC%CF%82_%CE%A4%CE%B6%CF%8C%CF%85%CF%82


A pleasant weekend to all the friendly and pleasant reading wish.


Yours Efsun


13 September 2009 --
Sunday morning 12.05-hour

Şimdi sonbaharın ilk günleri

"...Şimdi sonbaharın ilk günleri. Kışa daha çok var.

Sonbahara iyi başlamak önemlidir. Hayat sonbaharda başlar çünkü.

Çocuklar okula başlayınca..."

(Hamdi Koç-Bir Eski Kocanın Öğleden Sonrası / son sayfa- son satırlar...)



Bu sabah yine bir başka kitabın son sayfasını bitirdim.

Bir kitabı okuyup bitirdiğim zaman mutlaka düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.

Özellikle benim hayatımda yarattığı izdüşümler açısından.



Hamdi Koç'un ikinci kitabı bu okuduğum.

İlk okuduğum kitabı "Melekler Erkek Olur"

Yukarıda alıntı yaptığım yeni kitap, ilk kitabın devamı.


Çevremizde hep gördüğümüz ama iç dünyalarını bilemediğimiz veya bilmenin gereksiz olduğu
çok zengin, çok itibarlı, çok nitelikli görünen bir adamın;  kadar fakir, ne kadar görgüsüz, ne kadar basit bir iç dünyası olduğunu hissettiriyor okuyucuya.


Özellikle "Melekler Erkek Olur" kitabını okurken kendimle çok savaştım, yarıda bırakmamak için.



Ama şöyle düşündüm, bir biçimde onların dünyasını öğrenme olanağı buluyorum.
Tabii gerçek ise..

Çünkü hayata ve insanlara özellikle kadınlara yaklaşım o kadar kötü ki....


Bu ikinci kitap daha keyifli.


Bu kitabı bitirdiğimde, yeni başlayacağım kitabı seçmiş bulunuyorum.

"James Joyce-Ulysses.

(Ulysses, Joyce'un kendi anlatımıyla Nora Barnacle'ı sevdiğini anladığı gün olan 16 Haziran 1904 günü Dublin'de geçer)


Ulysses, 1996 yılında ilk kez Türkçeye çevrildiğinde, kitabı bana o zaman çalıştığım işyerindeki yöneticim hediye etmişti.


O zamanlar; yöneticimle birlikte, kitabı yayınlayan yayınevinin hukuki işlerini takip ediyorduk.

Ulysses; 841 sayfalık bir kitap. Ben o zamanlar kitaba başlamış ama bür türlü devam edememiştim.

Ulysses'i de mutlaka okumak istiyordum çünkü o günlerde okuduğum "Lawrence Durrell'in "Avignon Beşlisi" kitabında sürekli karşıma çıkıyordu.


Sonuçta kitabı okuyamadım.

Kitabı çeviren Nevzat Erkmen 2006 yılında "Ulysses Sözlüğü" nü hazırladı ve yayınladı.

Ben tabii hemen bu sözlüğü de aldım, kitaplığa Ulysses'in yanına yerleştirdim.

Bir gün nasıl olsa okuyacağım,diye.



İşte bu sabah, Hamdi Koç-Bir Eski Kocanın Öğleden Sonrası isimli kitabını bitirince de okumaya karar verdim.

http://www.netkitap.com/kitap-ulysses-james-joyce-yapi-kredi-yayinlari.htm
http://tr.wikipedia.org/wiki/James_Joyce


Tüm dostlarıma keyifli bir hafta sonu ve keyifli okumalar diliyorum.
Sevgilerimle

13 eylül 2009-

pazar sabahı-saat 12,05


Efsun

7 Eylül 2009 Pazartesi









Birdenbire geldi yağmur
Damlalar birden bire vurdu camlara


Birdenbire havalandı
çatıdaki martılar

Hastanenin bahçesinde
birdenbire dalgalandı bayrağın kırmızısı



Sokakta
insanlar

birdenbire saçak altlarına sığındılar


Yağmurun kokusu yayıldı
bahçedeki ıhlamur ağacının yapraklarına,
çimenlerin üzerine

Bir akşam daha oluyor

İstanbulda

yeniden

sonbahar....


yeniden bahar
yeniden hayat


Tüm dostlarıma
yeniden selamlar........

suddenly

Suddenly came the rain
Drops suddenly struck with glass


Suddenly took off
roof seagulls

In the garden of the hospital

sudden fluctuation of the red flag was

In the street
people
suddenly took shelter in the lower fringes

The smell of rain spread
linden tree leaves in the garden,

on grass

 
One evening is more
Istanbul

re
fall ....

spring again

Resuscitated


All my friends
Greetings again ........

Yours
Best regards

4 Eylül 2009 Cuma

Penceremin Kanatlarini Aciyorum







http://www.muziksel.net/?key=fW7iC7&go=_Yunanca_Muzik
Penceremin kanatlarını açıyorum
Gökyüzünün maviliğine
Boğaz köprüsünün enginliğine
Istanbul'un usul usul yaklaşan sessizliğine...

Birazdan koşarak çıkacak insanlar işyerlerinden
bir yerlerde polis düdükleri çalacak
araba sesleri duyulacak acele acele...

Penceremden görünen çam ağacının dallarına akşam inecek
uzaklarda süzülen bir martının kanatlarına akşam serinliği gelecek
gökyüzünün maviliği
sakince dönecekgecenin lacivertine...

Ömürlerde geçiyor aynı sessizlik içinde...

Parmaklarım tuşlara dokunurken
tüm dostlarıma,
martılarla ve uçurtmalarla geçecek
keyifli hafta sonları diliyorum...
Sevgilerimle..
Efsun...

I open my window

http://www.muziksel.net/?key=fW7iC7&go=_Yunanca_Muzik

I open my window sash
Blueness of the sky to
Bosphorus bridge to the immensity
Istanbul's upcoming quietly into silence ...

People will soon run establishments as
play somewhere in the police whistle
car will be heard a hurry ...

Pine tree branches from my window that appears will be in evening
wings of a seagull gliding in the distance to the next evening coolness
blueness of the sky
will return calmly
lacivertine of the night ...

Life goes on in the silence ...
When fingers touch the keys
friendly to all,
and will pass with flying seagull
pleasant I wish weekends ...
Yours ..
efsun ...

2 Eylül 2009 Çarşamba

Good morning world

Good morning world
Good morning beautiful people
good morning my friends

geranium pink flowers in my window was open today
drop was the first rain since the fall of Istanbul in
I've looked at life from today a new window
Nazis invaded Poland for the first time today
since then humanity
present world peace was declared on

That such a day
I've dressed in brilliant red
I embrace you get a red ın my heart
shake the world
shake our country universe
shake quietly sipping my morning coffee
smell of rain coming through the window
branches of pine trees in the rain drops
far away as Istanbul Strait and
gently flowing full of peace and friendship
I wish us to enter a new era .............
love
&
friendship
Efsun

1 Eylül 2009 Salı










Günaydın dünya
günaydın güzel insanlar
günaydın güzel dostlarım




bugün penceremdeki sardunya pembe çiçekler açtı
bugün İstanbula sonbaharın ilk yağmurları yağdı
bugün ben yeni bir pencereden hayata baktım
bugün naziler Polanyayı ilk kez işgal etti
o günden bugüne insanlık bugünü
dünya barış günü ilan etti




İşte böyle bir günde ben kırmızılar giydim ışıl ışıl
yüreğimin kırmızı sizleri de sarsın
dünyayı sarsın
ülkemizi sarsın
evreni sarsın



sabah kahvemi yudumlarken usul usul
pencereden gelen yağmur kokusu
çam ağaçlarının dallarındaki yağmur damlası
ve uzaklarda usul usul akan İstanbul Boğazı kadar
barış ve dostluk dolu
yeni bir döneme girmemizi diliyorum.............

sevgiyle
dostlukla
efsun